Yargıtay Kararı - İşçinin Alacak Davası-9. Hukuk Dairesi
26 March 2021 Friday

Yargıtay Kararı - İşçinin Alacak Davası-9. Hukuk Dairesi

E.2017-17153: Davacı işçinin tediye talebi kanunun yürürlük tarihinden önceki döneme ilişkin olup yürürlüğe giren kanunun geriye yürümezliği ilkesi gereğince mesnetsizdir. Söz konusu dönemde sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, ayrı iş yeri olan bağımsız işveren oldukları da dikkate alındığında tediye isteminin reddi gerekmektedir.

 

T.C. YARGITAY

9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/17153 Karar No: 2020/14117 Karar Tarihi: 02.11.2020 

İŞÇİLİK ALACAĞI DAVASI - SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA VAKIFLARININ ÖZEL HUKUK TÜZEL KİŞİLİĞİNE SAHİP AYRI İŞ YERİ OLAN BAĞIMSIZ İŞVEREN OLDUKLARININ BELİRLENDİĞİ - İLAVE TEDİYE İSTEĞİNİN REDDİ GEREĞİ

ÖZET: Somut olayda, dava konusu talep kanunun yürürlük tarihinden önceki döneme ilişkin olup söz konusu dönemde 7144 sayılı Kanun'un 7. maddesi yürürlükte olmadığı gibi sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, ayrı iş yeri olan bağımsız işveren olduklarının belirlendiği hususunda tarafları bağlayıcı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı bulunmaktadır. Bu itibarla, dava konusu ilave tediye isteğinin reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü yönünde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

(6356 S. K. m. 22, 34)

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

YARGITAY KARARI

Davacı İsteminin Özeti:

Davacı vekili, ilave tediye alacağının tahsilini talep etmiştir.

Davalı Cevabının Özeti:

Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.

Mahkeme Kararının Özeti:

Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporuna göre davanın kabulüne karar verilmiştir.

Temyiz:

Kararı davalı temyiz etmiştir.

Gerekçe:

1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.

2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanmadığı noktasında toplanmaktadır.

25.05.2018 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 7144 sayılı Kanun'un 7. maddesinde, "Vakıflar,

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı

Sayfa 1 /2

 

18.10.2012 tarihli ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu'nun 34'üncü maddesinin ikinci fıkrası hükmüne göre, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı Sosyal Yardımlar Genel Müdürlüğünce imzalanacak işletme düzeyinde toplu iş sözleşmesi kapsamında işyerleridir.” düzenlemesi getirilmiştir. Söz konusu Kanun'un 22. maddesinde kanunun yayımı tarihinde yürürlüğe gireceği belirtilmiş ve uyuşmazlığa konu 7. maddenin farklı bir tarihte yürürlüğü gireceğine dair ayrıksı bir hükme de yer verilmemiştir. Hukuki güvenlik ilkesi kural olarak yasaların geriye yürütülmemesini gerekli kılar. “Yasaların Geriye Yürümezliği İlkesi” uyarınca yasalar kural olarak yürürlük tarihlerinden sonraki olay, işlem ve eylemlere uygulanmak üzere çıkarılırlar. Yürürlüğe giren yasaların geçmişe ve kesin nitelik kazanmış hukuksal durumlara etkili olamaması hukukun genel ilkelerinden "‘Kazanılmış Hakların Korunması” ilkesinin gereğidir.

Bu noktada, kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce karara bağlanan 09.06.2017 tarih 2016/3-2017/4 esas- karar sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının incelenmesi gerekirse, söz konusu karar uyarınca "3294 sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanunu ile kurulan sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olup ayrı iş yeri olan bağımsız işveren oldukları, bu nedenle her vakıf için iş yeri düzeyinde toplu iş sözleşmesi yetkisi verilebileceği; iş güvencesi hükümlerinden yararlanmanın ön koşullarından olan işçi sayısı tespit edilirken her vakıf yönünden sadece kendi işçi sayısının dikkate alınacağına" karar verilmiştir. İçtihadı birleştirme kararları Yargıtay Kanunu'nun 45. maddesine göre bağlayıcıdır.

Somut olayda, dava konusu talep kanunun yürürlük tarihinden önceki döneme ilişkin olup söz konusu dönemde 7144 sayılı Kanun'un 7. maddesi yürürlükte olmadığı gibi sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakıflarının özel hukuk tüzel kişiliğine sahip, ayrı iş yeri olan bağımsız işveren olduklarının belirlendiği hususunda tarafları bağlayıcı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı bulunmaktadır. Bu itibarla, dava konusu ilave tediye isteğinin reddi gerekirken yazılı gerekçeyle kabulü yönünde hüküm kurulması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.11.2020 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)