Yargıtay Kararı - Sahtecilik Suçu
19 April 2021 Monday

Yargıtay Kararı - Sahtecilik Suçu

T.C.

YARGITAY

11. Ceza Dairesi

Esas No: 2017/10129

Karar No: 2020/6088

Karar Tarihi: 21.10.2020

SAHTECİLİK SUÇU - FATURALARI HANGİ HUKUKİ İLİŞKİYE DAYANARAK

KİMDEN ALDIKLARININ SANIĞI TANIYIP TANIMADIKLARININ

SORULMASI, SONUCUNA GÖRE TÜM DELİLLER BİRLİKTE

DEĞERLENDİRİLEREK SANIĞIN HUKUKİ DURUMUNUN BELİRLENMESİ

GEREĞİ

 

ÖZET: Suç konusu faturalar sanığa gösterilerek faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olup

olmadığının sorulması, kabul etmediği takdirde yazı ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki

yazı ve imzaların aidiyeti yönünden uzman bir kurum veya kuruluştan rapor alınması; suç konusu

faturaları kullanan şirket yetkilileri veya mükelleflerin CMK'nin 48. maddesine göre çekinme hakları

hatırlatılarak tanık olarak dinlenilerek sözü edilen faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden

aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının sorulması, sonucuna göre tüm deliller birlikte

değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile

hüküm kurulması, bozmayı gerektirmiştir.

 

(5237 S. K. m. 66) (5271 S. K. m. 48)

1- Sanıklar ... ve ... hakkında 2008, 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme

suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:

Sanıklara yüklenen 2008, 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme suçlarının

Kanun'daki cezasının türü ve üst sınırına göre, 5237 sayılı TCK'nin 66/1-e maddesinde öngörülen 8

yıllık asli dava zamanaşımının, zamanaşımını kesen son işlem olan sanıkların sorgularının yapıldığı

10.07.2012 tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, katılan vekilinin temyiz

nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin, 5320

sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi

uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı

Kanun'un 322. maddesindeki yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar

hakkındaki kamu davalarının gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK'nin 223/8. maddesi

gereğince DÜŞMESİNE,

2- Sanık ... hakkında 2008, 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme ve defter ve

belgeleri gizleme suçlarından verilen beraat hükümlerine yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin

incelenmesi:

İplik ve hazır giyim toptan satışı işi ile iştigal etmek amacıyla vergi mükellefiyeti oluşturan sanık ...

hakkında 2008, 2009, 2010 ve 2011 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme ve defter ve belgeleri

gizleme suçlarını işlediği iddiasıyla açılan kamu davasında; sanığın, askere gitmeden önce kimliğini

kaybettiğini, söz konusu işletmeyle ilgisinin bulunmadığını savunmasına rağmen, grafoloji uzmanı

tarafından hazırlanan bilirkişi raporunda, işe başlama bildirimi ekinde Ümraniye Vergi Dairesi’ne

sunulan, ...3. Noterliğinde düzenlenmiş, 16.06.2008 tarihli, 29946 yevmiye numaralı imza

beyannamesindeki imzaların sanığın eli ürünü olduğunun belirtilmesi karşısında maddi gerçeğin

kuşkuya yer vermeyecek bir biçimde belirlenebilmesi bakımından, mükellefiyet tesisi için ...3.

Noterliği’nin 16.06.2008 tarihli, 29944 yevmiye sayılı işlemi ile onaylanan nüfus cüzdanı örneğindeki

fotoğrafın sanığa ait olup olmadığının araştırılması, ...3. Noterliğinde düzenlenmiş, 16.06.2008 tarihli,

29946 yevmiye numaralı beyannamedeki imzalar sanığa gösterilip, notere giderek imza atıp

atmadığının sorulması, mükellefiyetin sanığın bilgisi dışında tesis edildiğinin tespit edilebilmesi

halinde üzerine atılı suçlardan beraatine hükmolunması; aksi halde, defter ve belgeleri gizleme

suçunun, varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter

ve belgelerin vergi incelemesine yetkili kimselere ibraz edilmemesi ile oluştuğu, defter ve belgeleri

saklama sorumluluğunun mükellef sanığa ait olduğu ve suçun unsurları itibarıyla oluşacağı gözetilerek

mahkumiyetine hükmolunması; sahte fatura düzenleme suçları yönünden ise, öncelikle suç konusu

faturaları kullanan mükellef veya şirketler hakkında sahte fatura kullanma suçundan karşıt inceleme

raporları düzenlenip düzenlenmediği araştırılarak, ilgili şirket yetkilileri veya mükellefler hakkında

dava açılıp açılmadığı sorulup, açıldığının tespiti halinde, getirtilip incelenerek bu davayı ilgilendiren

delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi; suç konusu faturalar sanığa gösterilerek

faturalardaki yazı ve imzaların kendisine ait olup olmadığının sorulması, kabul etmediği takdirde yazı

ve imza örnekleri temin edilerek, faturalardaki yazı ve imzaların aidiyeti yönünden uzman bir kurum

veya kuruluştan rapor alınması; suç konusu faturaları kullanan şirket yetkilileri veya mükelleflerin

CMK'nin 48. maddesine göre çekinme hakları hatırlatılarak tanık olarak dinlenilerek sözü edilen

faturaları hangi hukuki ilişkiye dayanarak kimden aldıklarının, sanığı tanıyıp tanımadıklarının

sorulması, sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanığın hukuki durumunun

belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile hüküm kurulması,

Yasaya aykırı, katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer

yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince

uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,

21.10.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)